Parayı veren düdüğü çalar mantığını önlemek için UEFA’nın uygulamaya soktuğu sistemdir. Milyarder iş adamlarının kulüpleri satın almak ya da forma üzerine reklam vermek, stadyuma isim vermek gibi yöntemlerle kulüplere maddi destek verebiliyordu. Aklımıza ilk gelen takım ise Chelsea. Rus milyarder ülkesinden kilometrelerce uzakta İngiltere’de Chelsea takımını satın aldı. En pahalı transferleri yaparak Chelsea takımını şampiyonlar liginde ve İngiltere liginde şampiyon yaptı. Fakat bu yöntem her kulübün çalışarak ulaşabileceği bir yol değil. Para konuşur mantığı fakir olan kulüpleri dev kulüpler altında ezilmeye mahkum etmişti. Kulüplerin sürekli bir yerlere borçlanması ve borçların zamanında ödenmemesi şikayet konusu oluyordu. UEFA uzun yıllar sonucu yaptığı araştırma ile bazı maddeleri yavaş yavaş hayata geçirdi.
Bu maddeler kulüplerin gelirlerini ve giderlerini denetim altına alıyor. Küçük kulüpleri özellikle bütçesi 5 milyon euronun altında olan kulüpleri ise bu kriterlerin dışında tutuyor. Finansal Fair Play sisteminin maksadı ise kulüpleri arasındaki maddi dengeyi sağlamak. Eski futbolcular borçlarını zamanında kulüplerden alabilecek. Hiçbir kurumun hiç bir kuruma borcunun olmaması en iyisidir. Borçların sonraki kulüp yöneticilerine aktarılmasını önler. Kaliteli futbolcuları sürekli büyük kulüplerde görmek zorunda kalmayacağız. Çünkü artık UEFA’nın finansal denetim masası var. Parayı nereden buldun? Borçlarını ödemeden borçlanamazsın diyen bir kurum var.
– kulüpler 2014’e kadar azami 45 milyon avro zarar edebilecek.
– 2014’ten 2017’ye kadar izin verilen zarar miktarı 30 milyon avroya düşürülecek.
– kulüp sahipleri kulüpleri kendilerine borçlandıramayacak. (bkz: Yıldırım demirören)
– kulüpler 2014-15 sezonunda UEFA turnuvalarından ihraç edilebilecek.
– kurallar kulüp finansal kontrol kurulu tarafından denetlenecek.
– futbol takımının giderleri gelirlerini aşamayacak.
– gelirler hesaplanırken stat gelirleri, yayın hakları, sponsorluk gelirleri, futbolcu satışı gelirleri hesaba katılacak, parasal olmayan gelirler ve futbol dışı gelirler sayılmayacak.
– hiçbir futbolcuya, kulübe ya da yasal otoriteye vadesi geçmiş borç bulunmayacak.
– halen mali genel kurullarda onaylanan bir sonraki dönem bütçesi uefa’nın da onayına sunulacak.
– öz sermayenin negatife düşmesine izin verilmeyecek.
– futbolcuların maaşları, ücret ve primleri, toplam gelirin %70’ini geçemeyecek.
– toplam borç, toplam gelirin %100’ünü geçemeyecek.
– her takımın bir finans direktörü olacak, bu adam sertifikalı mali denetçi olacak.
– bütçesi 5 milyon euronun altında olan kulüpler finansal kriterlerden muaf tutulacak.